ANLAYARAK HIZLI OKUMA NEDEN HIZLI OKUMALIYIZ?
Çağımızda normal okuma hızıyla takip etmenin neredeyse imkânsız olduğu bir yayın artışıyla karşı karşıyayız. Kişisel gelişimimiz ve güncel haberlerin takibi adına yaptığımız okumaların dışında okul hayatımız veya işimiz gereği okumak zorunda olduğumuz ödevler, e-postalar, iş yazışmaları v.b dökümanların hızlı okunması zamanımızın daha verimli kullanılması adına büyük önem taşımaktadır.
Bu konuyla ilgili yaptığımız konuşmalarda “Herkes anlayarak hızlı okuyabilir mi?” sık sık karşılaştığım bir sorudur. Evet! Zaman ve çaba harcayan herkes anlayarak hızlı okuyabilir. Burada önemli olan koyduğumuz hedefe ulaşıncaya kadar çalışmalara devam etmek ve düzenli olarak kendimize okuma zamanları yaratmaktır. Çünkü beynin herhangi bir beceriyi kazanıp onu ömür boyu kullanabilmesi için belirli bir süreye ihtiyacı vardır.
Anlayarak hızlı okuma tekniği normalden daha kısa sürede daha çok şey okumak ve daha iyi anlamak amacıyla uygulanan bir tekniktir. Programın adından da anlaşılacağı gibi hızlı okuduğumuz metni aynı zamanda iyi anlamamız gerekmektedir. Kütüphaneler dolusu kitap okuyabilirsiniz. Ancak anlamadan hızlı okumanın hiçbir önemi yoktur. Eğitimleri süresince yapılan çalışmalarla anlama oranı okuma hızıyla doğru orantılı olarak artmaktadır.
OKUMA HEDEFİ BELİRLEME
Herkesin okuma hedefleri farklıdır. Örneğin; birisi “benim için betimlemeler önemli” derken bir başkası için önemi olmadığında ve zaman kaybı olarak görüldüğünde metindeki betimlemelerin olduğu bölümler esnek okuma dediğimiz teknikle okunabilir. Bundan dolayı okunan metin ne olursa olsun kişinin o metni okumadan önce okuma hedefi belirlemesi ve o hedefe uygun bir okuma yapması önemlidir.
ORTALAMA OKUMA HIZI
Son olarak yurtdışında yapılan bir araştırmayı sizlerle paylaşmak isterim. Araştırmada yaş ve eğitim durumlarına göre kişilerin okuma hızı (1 dakikada okunan kelime sayısı) şu şekilde belirlenmiştir; İlkokul: 200 kelime, ortaokul: 250 kelime Lise: 300 – 330 kelime, üniversite ve master öğrencileri:400 kelime, yetişkinler:200 kelime. Araştırmadan da anlaşılacağı gibi insanlar en fazla okul hayatları boyunca okumaktadırlar. Bu nedenle okullar bittikten sonra ne yazık ki okuma oranı düştüğü için okuma hızı da düşmektir.
Üzülerek söyleyebilirim ki yukarıda vermiş olduğum rakamlar okuma oranının çok düşük olduğu ülkemizde geçerli değildir. Türkiye’de 1 dakikada okunan kelime sayısı çok daha düşüktür.
Peki, ne yapmalıyız?
Yazımızın da başında belirttiğimiz gibi öncelikle neden hızlı okumaya ihtiyaç duyduğumuzu ortaya koymalıyız. Anlayarak hızlı okuma sistemli bir çalışmayı gerektirir. Bunun için öncelikle teknikleri eksiksiz bir şekilde öğrenmeliyiz. Şunun altını çizmek gerekir; bu teknikleri kitaplardan okuyarak öğrenmek hem çok zahmetli hem de başarıya ulaşma şansı oldukça kısıtlıdır. Eğitim kuruluşlarında uzman eğitmenlerce verilen eğitimler sonucunda bu hedefe ulaşmak hem daha kolay hem de daha az risk taşımaktadır. Bilinmesi gereken en önemli nokta ise; eğitim sonrasında bıkmadan belirli bir süre çalışmaları kendi başınıza sürdürmektir.